SAĞLIKLI YAŞLI HİZMETLERİ

Kişisel bakımınızı gerçekleştirirken zorlanmıyor, günlük aktivitelerinizde eskiye nazaran bir eksilme/güçlük yaşamıyor, kendinizi yetersiz hissetmiyor olsanız bile hayatınızı daha kaliteli ve konforlu bir hale getirmek istiyorsanız sağlıklı yaşlı hizmetlerimizden faydalanabilirsiniz. Sağlık denince akla ilk bedensel anlamı gelse de sağlık tek boyutlu bir kavram değildir mental sağlınız da en az fiziksel sağlığınız kadar mühimdir. Bu nedenle çevrenize karşı yüksek bir farkındalığa sahip olmak, hızla değişen dünyadan kendinizi soyutlamamak aksine bu dünyanın bir parçası olmak ve ruhsal sağlığınızı korumak/iyileştirmek de hizmet anlayışımız içerisinde yer almaktadır. 

     Bireyler henüz çevresine karşı uyum sağlayabilme becerisini kaybetmeden kendilerine konforlu bir yaşam imkanı sağlamak, hayat kalitelerini artırmak, olduğundan daha sosyal ve aktif bir yaşama sahip olmak için de kurumumuzun hizmetlerinden sağlıklı yaşlı bakımı kapsamında faydalanabilmektedir. Üretken yaşlılık için sağlıklı yaşlanmasağlıklı yaşlanma içinse doğru zamanda kaliteli ve güvenilir sağlık hizmetlerinden yararlanmak gerekir. 

Ekolife’ın Sağlıklı Yaşlı Hizmetleri 

  • Konaklama: Yaşlılık döneminde yaralanmaların çoğu evde gerçekleşen kazaların sonucudur. Ekolife bu risk faktörünü ortadan kaldırmak için ısınma, aydınlatma, acil çıkış kapıları, kaydırmaz terlik/ayakkabı gibi gerekli olan pek çok tedbiri almıştır. Merkezimizde mümkün olduğu kadar az eşya kullanıp dağınıklığı engellemeyi daha ferah ve minimal bir yaşam sunmayı amaçladık. 
  • Beslenme: Yaşlı bireylerde yeterli ve dengeli beslenme; hastalıkları engelleme, var olanı bertaraf etme ve bağışıklığı güçlendirme açısından oldukça önemlidir. Ekolife Yaşam Merkezi’nde uzman diyetisyen tarafından kişiye özel beslenme programı hazırlanıp takibi yapılmaktadır.  
  • Güvenlik: Tam zamanlı çalışan güvenlik kameraları, yangın alarmları, zemini kaymayan ve yeterli ışık alan banyolar, havalandırma sistemi, acil telefon numaralarının kolayca ulaşılabilen yerlerde olması, düşme durumunda başın çarpabileceği yerlerin sivriliğini törpüleyecek materyallerin kullanılması gibi birçok güvenlik önlemi alınmıştır. 
  • Acil Müdahale: Kurumumuzda gerçekleşebilecek tüm acil durumlara karşı 24 saat doktor, hemşire ve yaşlı bakım personeli bulunmaktadır. 
  • İlaç Yönetimi ve Takip: Bireylerin sağlık durumlarına göre ihtiyacı olan ilaçları zamanında almaları gerekir, ekip olarak misafirlerimizin ilaç takibi konusunda hassasiyet göstermekteyiz. 
  • Terapi: Başta da söylediğimiz gibi mental sağlığınız bizim için önemlidir dolayısıyla ekibimizde bu alan için de uzmanlar bulunmaktadır. 
  • Fiziksel Aktivite: Düzenli ve planlanmış fiziksel aktivitelerle yaşam kalitenizi artırabilirsiniz. Yüzme, bisiklete binme, yürüyüş gibi egzersizlerle birçok hastalık riskinden korunur ve kendinizi daha dinç hissedersiniz. 
  • Hijyen ve Kişisel Bakım Hizmetleri: Sağlıklı yaşama giden yollardan biri de hijyen kurallarına dikkat etmekten geçer. Günlük oda temizliği, kuru temizleme, kuaför/berber hizmetleri ile hem kişisel temizliğinizi hem de mekân temizliğini sağlıyoruz. 

     Sizler de Ekolife’ın sağlıklı yaşlı hizmetlerinden faydalanmak isterseniz telefon veya mail adreslerimizi kullanarak bizimle iletişime geçebilirsiniz.  

Read more

İSTANBUL HUZUREVİ

     İstanbul’un yaşlı nüfusunun Muğla, Denizli, Sakarya, Eskişehir ve Trabzon gibi şehirlerin de içerisinde bulunduğu 61 ilin genel nüfusunu geride bıraktığını biliyor muydunuz? 

     Her geçen gün artan dünya nüfusu içerisinde refah seviyesinin yükselişinin de  etkisiyle yaşlı nüfus oranında artış gözlemlenmektedir. Bu durum ülkemiz için de geçerli olduğundan yaşlı bakımı ve buna bağlı olarak huzurevi konusu sıkça gündeme gelmektedir. Köyden kente göçün artmasından en çok etkilenen şehir olan İstanbul’un yaşlı nüfusu 1 milyonu geçmiştir ve böylece huzurevine en ihtiyaç duyulan şehir yine İstanbul olmuştur. 

     Gelenekselden modernizme geçtiğimiz şu günlerde huzurevine bakış olumlu anlamda bir gelişme göstermiştir. Ayrıca son yıllarda yapılan birkaç araştırmada huzurevinde yaşayan bireylerin, yalnızlık hissinden uzak olup keyifli vakit geçirdiklerini söylemeleri ve çoğunluğunun halinden memnun olması önemli bir ayrıntıdır. 

     Ekolife Yaşam Merkezi, hayat kalitenizi artırmaya yönelik hizmet anlayışı ve huzur dolu yaşam alanıyla İstanbul huzurevleri arasında seçkin bir yere sahiptir. İstanbul’un merkezinde, her türlü ulaşım imkanından rahatlıkla faydalanabileceğiniz bir güzergahta bulunması aynı zamanda da şehrin boğucu havasından ve gürültüsünden uzakta olması oldukça önemli bir avantajdır. 

     Ekolife Yaşam Merkezi’nde çevresine uyum sağlamada zorlanan yaşlı bireylerin iç dünyasına kapanıp başkasına bağımlı ve sürekli tüketen konuma girmemesi adına sosyal aktivite programları ve kişiye özel egzersiz planları hazırlanır. Bunun yanı sıra ilaç takibinin büyük bir dikkatle yapılması ve her misafire özel beslenme programı oluşturulması Ekolife’ın sizlere değer veren ve işine özen gösteren bir huzurevi olduğunu ortaya koyması açısından önemlidir.  

Ekolife Yaşam Merkezi’nin Hizmetleri 

  • Demans, Alzheimer ve Parkinson Bakım Hizmetleri 
  • Palyatif Bakım Hizmetleri 
  • Dönemsel Bakım Hizmetleri 
  • Geriatrik Rehabilitasyon Hizmetleri 
  • Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Hizmetleri 
  • Sağlıklı Yaşlı Hizmetleri 

     Bahsedilen tüm bu alanlarda en iyi hizmeti verebilmek için durmadan çalışan Ekolife Yaşam Merkezi, alanında uzman kişilerden oluşan güler yüzlü ekibi, son teknoloji ekipmanları ve misafirlerinin konforu için özel olarak düzenlenmiş yaşam alanı ile bir huzurevinden daha fazlasıdır.  

Read more

GERİATRİ

    En genel tanımıyla toplum yaşlanması ile ilgilenen geriatri, 65 yaş ve üstü bireylerin hastalıkları, sosyal yaşamlarındaki fonksiyonları, yaşam kaliteleri gibi konularda uzmanlığına başvurulan bir bilim dalıdır. Geriatrinin amacı ileri yaştaki bireyin sağlığını korumak, varsa hastalığını tedavi etmek ve nihayetinde hayatını bağımsız bir şekilde idame ettirebilmesini sağlayarak yaşam kalitesini artırmaktır.  

     Geriatri, İç Hastalıklarının yan dalı olup “yaşlı” grubuna giren bireylerde sıkça görülen diyabet, kalp hastalığı, yüksek tansiyon, idrar kaçırma gibi hastalıkların incelendiği bir disiplindir. Bu denli kapsamlı bir inceleme birçok hastalığın erken teşhis edilmesini sağlaması açısından oldukça faydalıdır. Ayrıca beslenme durumunun tespit edilmesi için yapılan testler, depresyon testi, unutkanlık testleri, denge ve yürüme testleri de uygulanır. Yapılan tetkikler sonucunda bireyde bulunan rahatsızlıklara yönelik müdahaleler yapılmaktadır. 

Yaşlılarda Sıkça Görülen Kronik Hastalıklar 

  • Hipertansiyon (%30,7) 
  • Osteoartrit (%13,7) 
  • Kronik kalp yetersizliği (%13,7) 
  • Diyabetes mellitus (%10,2) 
  • Koroner arter hastalığı (%9,8) 
  • Osteoporoz (%8,2) 

Geriatrik Sendromlar 

  • İdrar ve gaita kaçırma 
  • Denge kaybına bağlı düşme 
  • Beslenme bozukluğu 
  • Bası yaraları 
  • Baş dönmesi- bayılma 
  • Deliryum 
  • Uyuyamama 
  • Entelektüel bozulma 
  • Görme ve işitmede kayıp 
  • Çoklu ilaç kullanımı 

     Kişinin çevresine uyum sağlayabilme yeteneğini kaybetmesi olarak adlandırılan yaşlılık, fiziksel anlamda telafisi mümkün olmayan bir gerilemedir. Bu gerileme ve yıpranmaların sonuncunda birçok rahatsızlık ortaya çıkabilmektedir ve yaşlı bireylerin kronik hastalıkları ne denli bilinirse tedavide belirlenen hedeflerin gerçekleşme ihtimali de o denli artmaktadır. Nitekim insan yaşamının süresi artsa da bireyin ömrü değiştirilemeyeceği için tedavinin amacı tamamen iyileştirme değil (çoğunlukla mümkün değildir) hastalığın ciddiyetinin azaltılarak bireyin var olan fonksiyonlarının korunmasına ve yaşam kalitesinin artırılmasına yönelik olmalıdır.  

     Ekolife Yaşam Merkezi’nde geriatrik rehabilitasyon çalışmaları, geriatrist, hemşire, fizyoterapist ve beslenme uzmanı eşliğinde gerçekleştirilmektedir. Ekolife, yaşlı bakımında bireyin şikayetlerini periyodik olarak inceler, ilaç takibini yapar, beslenme düzenini kişiye yönelik hazırlayarak takibini sağlar, kişisel bakımında yardımcı olur ve mahremiyetine saygı göstererek kaliteli bir bakım hizmeti sunar. Geriatrik sendromlarda erken tanı hayati önem taşımaktadır. Bu nedenle her yaşlı birey çok yönlü ve ayrıntılı bir incelemeden geçmelidir. Ekolife Yaşam Merkezi, geriatrik rehabilitasyonda alanında uzman multidisipliner bir ekip ve alanında öncü kurum ve hekimler ile birlikte çalışmaktadır. 

Read more

FİZYOTERAPİ

     Tarihi M.Ö. 460’lı yıllara dayanan fizyoterapi, bireylerin hareket kabiliyetlerini hayat boyu koruyup maksimum seviyede tutmakla yükümlü bilim dalıdır. Fizyoterapinin temelleri Avrupa’da atılmış olsa da modern anlamdaki fizyoterapi Amerika’da ortaya çıkmıştır. Başlarda jimnastik tedavisi ile ilintili olup dönemin hekimlerinin tepkisine maruz kalınca unutulmaya yüz tutmuştur. Fakat daha sonra Poliomyelit (çocuk felci) tedavisinde fizyoterapistlerin oldukça etkili olması fizyoterapistlik mesleğinin gelişimine büyük bir katkıda bulunmuştur. Türkiye’de ise fizyoterapistlik ilk önce Hacettepe Üniversitesi’nde başlamıştır.  

    Fizyoterapistler ile Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanları halk arasında birbirine karıştırılabilen meslek gruplarıdır. Fizyoterapistler, 4 yıllık Sağlık Bilimleri Fakültesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Bölümü’nden mezun olup lisans diploması alırken Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanları 6 yıl tıp eğitimini tamamladıktan sonra TUS’u kazanıp 5 sene ihtisas yapan kişilerden oluşur. Kısacası Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon uzmanları hastanın hangi tedavi yöntemiyle tedavi edileceğine karar verir, fizyoterapi uygulanmaya karar verilmişse de bu işlem fizyoterapistler tarafından uygulanır. Ekolife Yaşam Merkezi ise hem genç hem de yaşlı bireylerin bu tedaviden en doğru şekilde faydalanabilmeleri için alanında önemli olan kuruluşlarla birlikte çalışmaktadır.  

     Var olan hastalıkların kronik bir hale gelmesini engelleyen, ağrıların dindirilmesini sağlayan, hareket kabiliyetini iyileştirmeye yarayan bir tedavi yöntemi olarak fizyoterapi, bireylerin yaşam kalitesini artırmada oldukça önemli bir yere sahiptir. Ekolife Yaşam Merkezi olarak misafirlerimizin yaşam kalitesini, dinç ve mutlu hissetmesini önemsiyoruz. Özellikle ileri yaştaki bireylere ev sahipliği yapan Ekolife, alanında uzman fizik tedavi ekibi ile yaralanma, hastalık veya yaşlılık gibi sebeplerle ağrıya maruz kalan kişilere oldukça kapsamlı bir hizmet sunmaktadır. 

Fizyoterapiye İhtiyaç Hissedilen Durumlar 

Fizik tedavi, bireylerin belli dönemlerde tedavi ve bu tedaviye bağlı olarak yaşam kalitesini artırmak amacıyla faydalandıkları bilim dalıdır.  

Fizyoterapiye ihtiyaç duyulan durumlardan bazıları: 

  • Nörolojik, ortopedik, romatolojik, kas veya iskelet sistemiyle alakalı bir hastalığa sahip olan bireylerde hareket kabiliyetlerini iyileştirmek ve ağrılarını azaltmak amacıyla 
  • Spora bağlı yaralanmaların neden olduğu kas zedelenmesi gibi durumların tedavisinde 
  • Bel, boyun fıtığı bulunan hastaların ağrılarını dindirmek için veya bu sebeplerden operasyon geçirmek durumunda kalan kişilerin sosyal hayattaki aktivitelerine olabildiğince hızlı bir şekilde dönebilmeleri adına 
  • Alçı ile tedavi edilmiş kırık ve çıkıkların sonucunda eklem hareket eksikliğinin giderilip normal fonksiyonların tekrar kazanılmasında 
  • Strese bağlı olarak ve çoğunlukla kadınlarda görülen fibromiyalji ve miyofasiyal ağrı sendromuyla paralel olarak gelişen ağrı ve hareket kısıtlanmalarının tedavisinde 
  • Tam veya kısmi felç geçirmiş bireylerin tedavisinde  

fizyoterapi uygulanır. 

Fizyoterapi Çeşitleri 

     Günümüzde birçok fizik tedavi ve rehabilitasyon yöntemi kullanılmaktadır. Bu yöntemler hastanın ihtiyacına yönelik olacak şekilde hekimler tarafından belirlenip fizyoterapistler tarafından uygulanmaktadır.  

  1. Egzersiz: Yaygın olarak kullanılan bu yöntem, kas sistemini güçlendirmek amacıyla uygulanır. Felç geçiren, duruş bozukluğundan dolayı ağrı çeken veya kırık ve alçı uygulandıktan sonra hareket kısıtlılığı yaşayan bireylerde genellikle bu yöntem uygulanmaktadır. 
  1. Termoterapi: Yine sık uygulanan tedavi yöntemlerinden biri olan termoterapi, ısı ile tedavi manasına gelmektedir.  
  1. Manuel Terapi: Kökeni milattan önceye, Hipokrat’a kadar dayanan bu yöntem masaj ile oldukça benzerdir. Ağrıları azaltmak, dolaşım hızını artırmak gibi amaçlarla herhangi bir materyale ihtiyaç duyulmaksızın sadece elle uygulanan bir yöntemdir. 
  1. Elektroterapi: Elektrik akımından faydalanarak hastadaki ağrıyı dindirmek için kullanılır. 
  1. Fototerapi: Genellikle yenidoğanlarda ortaya çıkan sarılık hastalığının giderilmesinde kullanılan bu yöntemde lazer ve UV ışınları kullanılarak tedavi gerçekleştirilir. 
  1. Hidroterapi: Geçmişten beri bilinen ve suyun iyileştirici gücü kullanılan bu yöntemde hem suyun hem de hidrostatik basıncın etkisinden faydalanılır. 
  1. Mekanoterapi: Bel ve boyun çekme hareketlerini çeşitli aletlerle destekleyip ağrıyı azaltmaya yönelik bir yöntemdir. 
  1. Kriyoterapi: Bu yöntem ağrıyan kısma soğuk uygulama yapılarak tedavi etmeyi amaçlar. 
Read more

LÜKS HUZUREVİ

   İhtiyaç başka şey lüks başka.  

     Bebeklikten sonra şefkate en çok ihtiyaç duyulan yaşlılık döneminde de her bakımdan sağlıklı, mutlu bir hayat arzulamak en doğal hakkınızdır ve sizin için özel olarak dizayn edilmiş bir kurum olan huzurevinde kalmak sanıldığının aksine lüks değildir. İleri yaştaki bireyler için huzurevine yerleşmek değişen dünya ile birlikte ortaya çıkan bir ihtiyaç haline gelmiştir. 

     Önceleri lüks kavramı, şatafat ve zenginlik içerisinde yaşanan bir hayatı tanımlamak için kullanılırken değişen zaman ile size kendinizi özel hissettiren konforlu bir yaşamı ifade eder bir hale gelmiştir. Ekolife, hizmet anlayışı gereği tüm ihtiyaçlarınızı en iyi şekilde karşılayarak kendinizi her daim ayrıcalıklı hissetmenizi sağlar. 

Ekolife Yaşam Merkezi günlük yaşamsal faaliyetlerini sürdüremeyecek durumda olan ileri yaştaki bireylere zahmetsiz bir yaşam fırsatı sunar ve böylece misafirlerinin hayatını olabildiğince kolaylaştırır. 

Merkezimizde 

  • Sağlam konut yapısı 
  • Her biri meyve bahçesine bakan birbirinden ferah 13 oda 
  • Son teknoloji güvenlik önlemleri 
  • Kış bahçesi 
  • Yürüyüş parkuru 
  • Birçok aktivite ve egzersiz alanı 
  • Samimi ve güler yüzlü personel, alanında uzman sağlık ekibi 
  • Bireylerin mahremiyet alanına saygı gösterip kendini gizleme ihtiyacı duymadan yaşayabilecekleri, ev rahatlığına sahip bir ortam oluşturmak 
  • İyi bir ısınma sistemi 
  • Temizlik ve hijyen kurallarına uygunluk 
  • Şehir merkezlerine, hastanelere yakınlık ve 7/24 ulaşılabilir durumda olmak 
  • Huzurevinde kalacak bireyin dengeli ve doğru beslenmesinin sağlanması  

gibi lüks huzurevinde bulunması gereken tüm imkanlar sağlanmıştır. Hizmetlerimizi daha detaylı bir şekilde öğrenmek için web sitemizde kayıtlı olan iletişim bilgilerimizden bizlere ulaşabilirsiniz. 

Read more

İSTANBUL YAŞLI BAKIM EVİ

     Yaşlı bakım evlerinin şehrin içinde, sağlık kuruluşlarına yakın, ulaşım hizmetlerinden kolaylıkla faydalanabilecek bir konumda bulunması oldukça önemli bir avantajdır. Ekolife Yaşam Merkezi’nin ise ileri yaştaki bireylere tedavi, rehabilitasyon, sosyal hizmet gibi alanlarda destek sağlayan ve İstanbul yaşlı bakım evi olarak faaliyet gösteren bir kurum olması hasebiyle birçok avantaja sahip olduğunu söylemek mümkündür.  

     Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de yaşlı nüfus oranında artış görülmektedir. Ayrıca yaşlı nüfusun artışının yanı sıra refah düzeyinin artması ve tıbbi gelişmelerin hız kazanmasıyla da yaşam süresinde uzama gerçekleşmiştir ve Türkiye, Avrupa ülkeleri içerisinde orta yaşlı ülke konumuna gelmiştir. 

     Ülkemizin en kalabalık kentleri arasında bulunan İstanbul’un yaşlı nüfus dağılımında da en yoğun orana sahip şehirlerden biri olduğunu bilmekteyiz. İş istihdamının en fazla büyük şehirlerde olması, eğitim imkanlarının gelişmişliği, her konuda çok sayıda alternatifin bulunması gibi birçok olumlu özellik köyden büyük kentlere özellikle de İstanbul’a yapılan göçlerin başlıca sebebi olmuştur. Bu sebeplerin yanı sıra özellikle kadının iş yaşantısında aktif rol alması, ileri yaştaki bireylerin yalnız kalmasına, ihtiyacı olan bakımı gerektiği oranda alamamasına neden olmuştur. Yaşlı bakım merkezlerine duyulan ihtiyaç da tüm bunların doğal bir sonucu olarak ortaya çıkmıştır.  

     Ekolife, tüm değerli misafirleri için hem İstanbul gibi büyük bir şehrin içerisinde hem de büyük kentlerin bütün olumsuz taraflarından uzakta konfor ve güvenle yaşama imkanı sunan bir yaşlı bakım merkezidir. Yaşam kalitenizi arttırmaya yönelik hizmetleri, güler yüzlü ve samimi personeli, ihtiyaçlarınız doğrultusunda hazırlanmış konforlu odalarıyla kendinizi evinizde hissetmenizi sağlar. 

     Sizler de kendiniz veya sevdikleriniz için böyle bir kurum arayışı içerisindeyseniz dilediğiniz zaman bizimle iletişime geçip merkezimizin tüm imkanlarından faydalanabilirsiniz. Altın yıllarınızı huzur içerinde yaşayacağınız yemyeşil bahçeleri, dilediğiniz gibi sosyalleşebileceğiniz aktivite alanları, sağlığınız için gereken ölçüde yapacağınız size özel egzersiz programları ile kendinizi mutlu, aktif ve dinç hissedeceğiniz yaşlı bakım evimizin kapıları sizlere daima açıktır.  

Read more

YAŞLI BAKIM EVİ

     Kişinin çevreye uyum sağlama yeteneğini kaybetmesi olarak adlandırılan yaşlanma, geriye dönüşü olmayan kaçınılmaz bir süreçtir. Bunun yanı sıra gelenekselden modern topluma, köyden kente geçişimiz yaşlı bireylerin günlük yaşantısındaki rolünü kaybetmesine neden olmuştur. Tüm bunlara yaşa bağlı rahatsızlılar da eklenince toplumda bir yaşlı bakım evinin varlığına ihtiyaç duyulmaya başlanmıştır.  

     Tıpta yaşanan olumlu gelişmeler ve toplumlardaki hayat refahının yükselmesi insan ömrünün uzamasına etki etmiştir. Birleşmiş Milletler nüfus tahminlerine göre 65 yaş ve üzeri bireylerin nüfus oranı, 2030 yılında dünya genelinde %11.7 (995 milyon) Türkiye’de ise %12.1’e ulaşacaktır. Yaşam süresinde görülen bu uzama yaşa bağlı gelişen rahatsızlıkların, fiziksel ve mental sorunların daha çok gündeme gelmesine neden olmuştur. 

     İleri yaştaki bireylerin yaşlı bakım evinde kalmaya başladıktan sonra yalnız yaşamak zorunda kalmadıkları için ailesiyle ikamet edenlerin ise kuşak çatışmasına bağlı oluşan sürtüşmelerden dolayı yıpranmadıkları için mutlu oldukları gözlemlenmiştir. Yaşlı bakım evleri sosyalleşme, aktif bir yaşam sürme, üretkenlik ve hayatta yeni roller edinme gibi bireyin mutlu ve eğlenceli bir yaşam geçirmesini sağlayan birçok imkan sunmaktadır. 

     Ekolife Yaşam Merkezi, ilerleyen yaşında profesyonel bir desteğe ihtiyaç duyan tüm yaşlılarımızın kendilerini evinde hissedebilecekleri güvenilir, huzurlu bir kurum olarak hizmet vermektedir. Yaşlı bakım evinde ikamet eden ileri yaştaki bireylerin evde yaşayanlara oranla daha düzenli beslendikleri, ilaç takibinin ve sağlık kontrollerinin daha düzenli yapıldığı araştırmalar sonucu ortaya konan bir gerçektir. 

     Kimilerimiz geçmişe derin bir özlem duyar, kimilerimizin geçmişi ise travmalarla dolu olduğundan hatırlamak istemez. Bazılarımız da geleceğe yönelik kaygılarla boğuşur durur. Ekolife, gerek geçmişin hayaletinden gerekse gelecek stresinden kurtulmanız için sosyal aktivite alanları, güler yüzlü personeli, son teknoloji tıbbi ekipmanları ve gelişmiş güvenlik önlemleriyle hizmetinizdedir.  

Yaşlı Bakım Evi Seçerken Dikkat Edilmesi Gerekenler 

  • İyi bir yaşlı bakım evi yaşam kalitenizi arttıracak şekilde dizayn edilmiş kapsamlı bir kurum olmalıdır.  
  • Yaşlı bireylere bakım ve tedavi hizmetlerinin yanı sıra rehabilitasyon hizmeti de sağlanmalıdır. 
  • İleri yaştaki bireyin yaşam standartlarına uygun konut koşulları oluşturulmalıdır. Isınma, temizlik, güvenlik ve anında müdahale edebilme imkanları sağlanmalıdır. 
  • Günlük ihtiyaçlarını karşılamada zorlanan yaşlının sağlıklı beslenme, düzgün giyinme ve kişisel bakım gibi ihtiyaçlarının en iyi şekilde karşılanması gerekmektedir. 
  • Yaşlı bakım evinin, şehir merkezine ve sağlık kuruluşlarına yakın, ulaşım sorunlarının yaşanmadığı bir güzergahta olması oldukça önemlidir.  
  • Kurum çalışanlarının güler yüzlü, anlayışlı, sabırlı olması ve gerekli tüm eğitimleri tamamlamış profesyonel kişilerden oluşması gerekmektedir.  
  • Misafirlerin her birinin farklı özelliklere sahip bireyler olduğu unutulmamalıdır. Aynı yaşta olmaları ya da aynı kurumdan hizmet almaları sağlık sorunlarının veya kişiliklerinin benzer olacağı anlamına gelmez. Bu zamana kadar yaşamlarını sürdürdükleri coğrafyalar, yetiştirilme tarzları, kültürleri bambaşka olan kişiler bir araya getirildiği için saygı en önemli ilkelerden biri olmalıdır. 
Read more

PALYATİF BAKIM

     Dünya Sağlık Örgütü’nün tanımlamasına göre palyatif bakım, yaşamını tehdit eden bir hastalık nedeniyle sorun yaşayan kişilere ve ailelerine verilen bakımdır. Hastalığın seyrine uygun olarak tedaviye erken başlanması oldukça önemlidir. Ekolife Yaşam Merkezi, sadece fiziksel değil psikososyal ve manevi açıdan da sorun yaşayan hastalara doğru tedaviyi uygulayarak hastanın çekmiş olduğu ağrı ve acıyı azaltıp yaşam kalitesini arttırmayı hedefler. 

     Günümüzde tıbbın önemli bir ilerleme kaydetmesi sonucunda insan yaşamı eskiye nazaran daha uzun hale gelmiştir. Yaşam ilerledikçe yaşa bağlı hastalıklar ve onların tedavisi önemli bir sorun teşkil etmektedir. Örneğin dünya çapında her yıl 40 milyon hasta, palyatif bakıma ihtiyaç duymaktadır. Merkezimizde palyatif bakım ekip yaklaşımı olarak ve buna aileyi de dahil ederek verilmektedir. Palyatif bakımda amaç  hastayı ne ölüme yaklaştırmak ne de ölümü ertelemektir. Biz hastanın acılarını bir nebze olsun dindirerek hayat standartlarını bir üst seviyeye çekmek niyetindeyiz.  

Ekolife Yaşam Merkezi’nde palyatif  bakım hastalarının bilişsel ve fiziksel tedavisini desteklemek amacıyla kişiye özel geriatrik rehabilitasyon hizmetleri sunulur. Ayrıca palyatif bakım odaları tüm teknolojik imkanlara sahip olacak şekilde dizayn edilmiştir. Hastane sonrası bakım hizmeti verilen bu odalarda monitör, aspirasyon, ventiletör, oksijen ve hava cihazları bulunmaktadır. Hastaların doğru beslenmesi, yatma pozisyonları, ağrı ve semptom kontrolü gibi günlük yaşamını etkileyen tüm faaliyetleri yapabilmesinde yardımcı olacak profesyonel bir hizmet sunulmaktadır.  

Palyatif Bakım Hastalarında Sıkça Görülen Belirtiler  

     Palyatif bakıma muhtaç hastanın ağrılarının yanı sıra sık görülen bazı sorunlar şunlardır: 

  • İştahsızlık 
  • Bulantı- kusma 
  • Halsizlik, yorgunluk ve uykusuzluk 
  • Ciltte görülen değişimler 
  • Dispne 
  • Ağızda yara 
  • Depresyon 
  • Konstipasyon 

Palyatif Bakımda Önemli Hususlar 

     Sağlık Bakanlığından alınan bilgiler ışığında 2018 yılından itibaren ülkemizin 81 ilinde devlet hastaneleri bünyesinde toplam 5043 yatağa sahip 378 palyatif bakım ünitesi bulunduğunu bilmekteyiz. Palyatif hastaların bakımında dikkate edilmesi gereken hususlar: 

  • Ağrı ve diğer olumsuz unsurlar en aza indirgenmelidir. 
  • Hastanın yaşam hakkı sonuna kadar desteklenmelidir fakat değiştirilemez son olan ölümün doğal bir durum olduğu unutulmamalıdır. Bu nedenle ölüm hızlandırılmaya veya ertelenmeye çalışılmamalıdır. 
  • Tüm etik kurallara riayet edilmelidir, hastanın isteklerine saygı duyulmalıdır. 
  • Hastanın yaşamının son anına kadar mümkün olduğunca aktif olması sağlanmalı, yalnızlık psikolojisiyle baş başa bırakılmamalıdır. 
  • Bu süreçte hastaya olduğu kadar hasta yakınlarına da gereken destek sağlanmalıdır. Olası bir ölüm durumuyla karşılaşıldığında yas sürecindeki hasta yakınlarıyla dayanışma içerisinde olunmalıdır. 
  • Hasta ve yakınlarının moral ve motivasyonunu olabildiğince yüksek seviyede tutabilmek için destek verilmelidir. 
Read more

YAŞLI BAKIMI

     Dünya Sağlık Örgütü’ne göre yaşlanma, bireyin çevreye uyum sağlayabilme yeteneğini kaybetmesi olarak tanımlanmıştır. Fiziksel olarak kaçınılmaz olan bu gerileme, yaşlı bakımının gerekliliğini ortaya koymaktadır.  

     Teknolojinin gelişmesinin tıbba olan olumlu etkileriyle nüfustaki yaşlı oranı artış göstermiştir. Ama aynı zamanda geniş aile yapısından çekirdek aile düzenine geçiş, kadının iş hayatına katılımıyla ileri yaştaki bireyin evde yalnız kalması, köyden kente göçün artışıyla yaşlının şehir yaşamına uyum sağlamada zorlanması gibi faktörler de değişen zamanın getirilerinden olmuştur. Hal böyle olunca yaşlı bakımında profesyonel desteğe ihtiyaç artmıştır.  

     İnsanlarda kronolojik yaş, biyolojik yaş, psikolojik yaş olmak üzere üç farklı yaş vardır ve bu yaş çeşitleri birbiriyle paralel olarak ilerlemez. 45- 50 yaşlarında olan bir bireyde 70 yaşındaki bir kişinin damarları kadar yıpranmış damarlar görülebilmektedir. Buna karşın 70 yaşındaki bireyde ise yaşıtlarının üst seviyesinde keskin duyu organları olduğuna da rastlanmıştır. Buradan hareketle yaş alma ile yaşlılığın aynı şeyler olmadığı, yaşlılığın her birey için farklı ilerlediği sonucuna varılır. Yine de yaşlılarda sık rastlanılan rahatsızlıklara değinmek gerekirse; 

  • Kalpteki damarlarda sertleşme  
  • Bellek kaybı 
  • Yaşlılık depresyonu 
  • Demans gelişimi 
  • Felç 
  • İdrar kaçırma  
  • Kas kaybı 
  • Reflekslerde yavaşlama 
  • Diş kaybı, çiğnemede zorlanma 

gibi birçok olumsuzlukla karşılaşılabilmektedir. 

     Ekolife Yaşam Merkezi, demans, alzheimer, parkinson hizmetleri, palyatif bakım hizmetleri, dönemsel bakım hizmetleri, geriatrik rehabilitasyon hizmetleri, sağlıklı yaşlı hizmetleri, fizik tedavi ve rehabilitasyon hizmetleri gibi birçok alanda çalışmalar yapan çok yönlü bir kurumdur ve yaşlı bakımında kapsamlı bir hizmet sunmaktadır. 

Read more

ALZHEİMER

     Genellikle yaşlılık öncesi veya yaşlılık dönemlerinde ortaya çıkan alzheimer, bunama olarak adlandırabileceğimiz bir demans türüdür. Kişinin yaşamının herhangi bir evresinde geriye dönüşü olmayan bir şekilde ortaya çıkabilmektedir. Sinsi bir şekilde başlayan bu hastalıkta hastanın bireysel farklılıklarına göre ilerleme hızı ve hastalığın şiddeti değişebilmektedir. Alzheimer rahatsızlığında hastalık ilerledikçe hastanın tedaviden çok iyi bir bakıma olan ihtiyacı artmaktadır. Ekolife Yaşam Merkezi, demans ve alzheimer gibi hastalıkların bakımında uzman ekibiyle profesyonel bir hizmet sunmaktadır. 

Alzheimerda görülen semptomlar genellikle şu şekildedir: 

  • Bellek kaybı 
  • Algılama, yargılama, soyut düşünme gibi zihinsel işlevlerde yetersizlik 
  • Karar vermede sıkıntı yaşama 
  • Konuşmada ve yürümede zorlanma 
  • Oryantasyon bozukluğu 
  • Donukluk 
  • Öfke ve saldırganlık 

     Alzheimer hastalığında genetik yatkınlık, bireysel faktörler, çevresel etmenler, iş kaybı, kişinin derin bir üzüntüyle karşı karşıya kalması gibi durumlar hastalık riskini arttırmaktadır. Ayrıca DSÖ, yapılan araştırmalar sonucunda bireyin yaşam biçiminin alzheimer oluşumunda oldukça etkili olduğunu ortaya çıkarmıştır. 

Alzheimer Vakfı’nın vermiş olduğu bilgiler ışığında bu hastalığı üç evrede incelemek mümkündür. Evreler arasındaki geçişlerin hızı hastadan hastaya değişiklik göstermektedir. 

  • 1. Evre: Bu süreçte hastalık belirtileri hafiftir. Hasta yakın geçmişindeki olayları hatırlamada güçlük çekebilir, konuşurken kelime bulmada ve karar vermede zorlanabilir. 
  • 2. Evre: Bu aşamada hasta artık günlük yaşamında yaptığı işlerde büyük sıkıntılar çekmeye başlar. Varsanılar baş gösterir, öz bakımını gerçekleştiremez, yer yön duygusunu kaybettiğinden kaybolma gibi olaylar yaşanabilir ve artık konuşurken daha da zorlanmaya başlar. 
  • 3. Evre: Hastalığın en ileride olduğu boyuttur. İyice artan zihinsel bozuklukların yanında fiziksel bozulmalar da görülür. İdrar ve gaita kaçırmaları olabilir, çoğunlukla ailesini bile tanıyamaz, ajitasyon, yürümede bozukluk, beslenmede zorluk görülen diğer durumlardır. Hastanın artık tam bağımlı hale geldiğini söylemek mümkündür. 

Alzheimer Hastaları İle Doğru İletişim 

     Yaşlılarda görme, işitme gibi duyu organlarının işlevini kaybetmeye başlaması iletişimde sorunlar yaşanmasına neden olan bir durumdur. Bunun üzerine bir de bilişsel işlevlerinde bozulmalar görülen alzheimer hastalarında iletişim başlı başına bir sorun haline gelmektedir. Burada hastayla ilgilenen yakınlarına ve/ veya bakımı üstlenen kurumlara büyük iş düşmektedir. Sağlıklı bir iletişim kurabilmek için 

  • Hastaya adı ve varsa unvanı ile hitap edilmelidir. 
  • Hastanın davranışları gözlem altında tutulmalı, böylece hasta daha iyi tanınıp olası tetikleyiciler ortadan kaldırılmalıdır. 
  • Bakımı üstlenen kişi veya kurumlar son derece sabırlı, hastaya güven veren bir tavır sergilemelidir. 
  • Bir seferde sadece bir konu anlatılmalı, hasta anlatılmak isteneni anlayana kadar beklenmeli ve daha sonra başka bir konuya geçilmelidir. 
  • Konuşmada yalın bir dil kullanılmalı, tıbbi terminolojiden kaçınılmalıdır ve ses tonu ne çok yüksek ne çok alçak olmalıdır. Hastayla normal bir tonda, yumuşak bir tavırda konuşulmalıdır. 
  •  Hasta kişisel bakımını yerine getiremediğinde veya herhangi başka bir konuda zorlandığında utandırılmamalıdır, mahremiyetine önem verilmelidir. 
  • Hastanın sosyal ilişkileri düzenlenmeli, yalnızlık hissiyle baş başa bırakılmamalıdır. 

     Ekolife Yaşam Merkezi, hasta ile doğru bir şekilde iletişim kurmaya gereken özeni göstermektedir. Bu hastalıkta teknik ekipmandan çok samimi bir tavrın, koşulsuz sevginin önemli olduğunun farkındadır. Alzheimer hastalığında çevrenin önemi çok büyüktür bu nedenle merkezimiz hastanın kaygılanmasına sebep olacak şeylerden (yüksek ışığa maruz kalmak, gürültü, ani hareketler v.b.) korunması konusunda oldukça titiz davranmaktadır. 

Read more
Sorularınız mı var?